9 Şubat 2009 Pazartesi

#8 Büyük Neşet

Aradan yıllar geçiyor ve o ajan hâlâ aramızda yaşıyor. Şimdinin emekli MİT ajanı Neşet Güriş, aynı zamanda Türkiye?nin yaşayan en eski lisanslı futbolcusu. Tam 98 yaşında... Hayat hikayesi oldukça ilginç olan Neşet Güriş (Büyük Neşet), giydiği 8 numaralı formayla forvet arkasında golcülere pas veriyormuş. Nişantaşı?ında kızıyla beraber mütevazı bir hayat süren Büyük Neşet, Sporvizyon?un sorularını içtenlikle cevaplandırdı. Bazı sorularımıza ?devlet sırrıdır? diyerek espirili bir yaklaşım gösterdi. İşte, Türkiye?nin 1 numaralı ajanı ve Eyüpspor kaptanı Büyük Neşet?le sohbetimiz...

Futbola nasıl başladınız?
Eyüp Kulübü?nde 1919?da oynamaya başladım. Daha öncesinde sokak aralarında top oynardık. Sonra ise bizim orada savaş nedeniyle terk edilmiş bir kulübe vardı. Buranın futbol takımına ait olduğunu öğrendik. Tamamen terk edilmiş olan bu kulübede arkadaşlarımızla beraber kendi cebimizden harçlıklarla futbol takımı kurmaya çalıştık. 18-19 yaşlarımıza gelince federe olmak için başvurduk ama bizi kabul etmediler. Bir-iki sene bizi almadılar. Gerekçe ise mahalle takımlarını alıp kaliteyi düşürmeyelimdi sanırım.

Daha sonraki süreçte ne oldu?
Aradan birkaç yıl geçti ve biz üst üste aldığımız galibiyetler ve oynadığımız terfi maçıyla 1. Küme?ye çıktık. Bu kümede 9 takım vardı. F.Bahçe, G.Saray ve Beşiktaş gibi takımlarla mücadele etmeye başladık. Halk fakirdi, hiçbir destek görmüyorduk. Hep kendi imkanlarımızla oynadık. Maddi sıkıntılar nedeniyle üç-dört sene sonra küme düştük. Ben sağ içte oynuyordum. F.Bahçe, G.Saray ve Beşiktaş?a bir farkla yenilirdik, diğerlerini ise hep yenerdik. Bu takımlar arasında İstanbulspor, Beykoz ve Kasımpaşa gibi takımlar da vardı.

Transfer teklifi aldınız mı?
Futbol hayatımda ilginç olaylar da yaşadım. F.Bahçe beni resmen istedi. Zeki Rıza Sporel beni almak için çok uğraş verdi. Çünkü, F.Bahçe kadrosu çok yaşlanmıştı ve gençleştirmek istiyorlardı. Zeki Rıza bey çok gayret sarf etti. O zamanlar profesyonellik yoktu. Bir simite, bir halkaya tav oluyordunuz. Araya birçok kişi girdi, bana ?Milli Takım?a gideceksin? dediler ama ben Eyüp?te arkadaşsa arkadaş, topsa top dedim, gitmedim. Benim gitmememle büyük Fikret ve Niyazi F.Bahçe?ye gitti ve bir hafta sonra Milli Takım?a çağrıldılar

Şu an yaşayan en eski lisanslı futbolcu sizsiniz. Nasıl bir duygu?
Şu an 98 yaşımdayım ve F.Bahçeli?yim. Yaşayan en eski lisanslı futbolcu benim. Sanırım hem tarih olarak hem hayat olarak bir tarih yatıyor bende. Birçok eski futbolcu var tabii. Ama benim konumumda olan yok. F.Bahçe?de oynayan Lefter?de bile benim lisansımdan yoktur.

Gelelim, hayatınızın en ilginç dönüm noktasına. Futbolu erken yaşlarda neden bıraktınız?
23 yaşımda futbolu bırakmak zorunda kaldım. Nedeni ise ne sakatlık ne de parasızlıktı. Tek nedeni, Milli İstihbarat Teşkilatı?nda ajan olarak çalışmaya başlamam. Aslında bir süre hem futbol oynadım hem de ajan olarak çalıştım. Ancak bir akşam gizli bir görevdeyken bir kişi beni tanıdı. Yanındakilere ?Bu, Eyüp?ün kaptanı değil mi?? dedi. Ben de ertesi gün Eyüp Kulübü?ne giderek hiçbir bahane göstermeden istifa ettim. Böylece, futbol hayatımı noktalamış oldum.

(Alıntıdır)